Her yıl bu konuyu mutlaka yazarım.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü...

Sorunlar yıllardır aynı.

Yıllardır bu konuyu yazarım ve geçmiş yazılarıma şöyle bir baktım, hep aynı şeyleri yazmışım.

İşte o yazılardan kesitler.

***

Sorunları çığ gibi büyümüş bir sektörün anlamını yitirdiği sıradan bir günüdür benim için.

Kalıplaşmış kutlama mesajlarının yığınla geldiği, duygusuz açıklamaların yapıldığı bir gündür.

Her mesleğin kendine göre zorlukları vardır…

Ancak basın mesleğinin zorlukları hep görmezden gelinir.

Buna rağmen basına destek var mı? Yok.

Buna rağmen basının yanında olan var mı? Yok.

Buna rağmen hala çifte standart uygulayan var mı? Var.

Buna rağmen kendine göre basın yaratmaya çalışan var mı? Var.

Buna rağmen konuşmayan, yaşananlara tepki vermeyen basın mensupları var mı? Var.

Buna rağmen fırsatçılar var mı? Var.

***

Meslekte itibar kalmamış…

Çalışanlar asgari geçim sınırının altında yaşam savaşı veriyor…

Meslekle ilgisi olmayanlar köşeleri tutmuş…

Başka işlerde çalışan, bu işi yapmayanlar seçim dönemlerinde lazım olur diye hazır bekletilmiş.

O zaman bu neyin günü, neyin bayramı?