HEDİYE EROĞLU
Tekstil işkolunda son on yılda en az 364 işçi çalışırken hayatını kaybetti. 69 ölüm ile İstanbul ilk sırada yer alırken Mersin 5 ölüm ile 16’ıncı sırada yer aldı.
Şanlıurfa’nın en büyük işletmesi, 'İSO ikinci 500' listesinde yer alan ve Levi’s başta olmak üzere çok sayıda ünlü marka için üretim yapan Özak Tekstil’de işçilerin direnişi devam ederken İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), 2013-2023 Tekstil İş Kolu Cinayetleri Raporu’nu kamuoyuyla paylaştı.
TEKSTİL SERMAYESİ UCUZ EMEK GÜCÜ ÜZERİNDEN YÜKSELİYOR
İSİG Meclisi, sendikaya üye olmak ve üye olacağı sendikayı seçmek işçilerin evrensel ve anayasal bir hakka sahip olduğunu anımsattı.
“İşten atılan işçiler geri alınsın ve bu süreçteki tüm hakları verilsin” çağrısı yapan İSİG, “Türkiye ekonomisinde üretim, istihdam ve ihracatta yer tutan sektörlerinden bir tanesi tekstil ve konfeksiyondur. Sektör başlıca üç bölümden oluşmaktadır: Tekstil, sektör cirosunun yaklaşık yüzde 50’sini; giyim, sektör cirosunun yaklaşık yüzde 30’unu; deri ve ayakkabı ise, sektör cirosunun yaklaşık yüzde 20’sini temsil etmektedir.
Dünyanın en büyük beşinci tekstil üretici ve ihracatçısı konumundaki Türkiye’nin hazır giyim ihracat pazarının yüzde 70’i Avrupa Birliği ülkelerinden oluşmaktadır. Tekstil ve hammaddeleri sektörü; COVID-19 pandemisi, Rusya-Ukrayna savaşı, tedarik ve değer zincirlerinde yaşanan sorunlar, enerji maliyetlerinde artış ve küresel iktisadi durgunluk nedeniyle olumsuz etkilendiği bir döneme girmiştir. Başta hazır giyim ve konfeksiyon olmak üzere birçok sektör, yüzde 10’ları aşan kayıp yaşamıştır. Tekstil patronlarının 2022 yılında 15 milyar dolarlık ihracat hedefi 2021 yılına göre yüzde 0,6’lık artışla 12,9 milyar dolar civarında kalmıştır. 2023 yılının ilk aylık rakamları incelendiğinde ise 5,9 milyar dolarlık sektör ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yine düşüş göstermiştir. Tekstil ve hammaddeleri sektör ihracatının Türkiye’nin genel ihracatı içerisindeki pay oranı yüzde 4,6’dır ve ihracatta öne çıkanlar dokuma, teknik tekstiller ve ipliktir.
DAHA ÇOK VE UÇUZ ÜRETİMİN ÖZNESİ İŞÇİ ÜCRETLERİ
Türkiye’deki tekstil ve hazır giyim şirketlerinin satışları genel olarak Euro bazında, maliyetleri ise Dolar bazında olduğundan ötürü döviz kurlarındaki hareketlilik pazar, ücretler ve enerji maliyetlerini etkilemektedir. Tekstil patronları imkânları dâhilinde üretimi enerji ve işçilik maliyetlerinin daha düşük olduğu ülkelere kaydırarak daha yüksek kâr ve satış hedeflemektedir. En fazla tercih edilen ülkelerden birisi, ABD ile Serbest Ticaret Anlaşması bulunan Mısır’dır. Burada faaliyet gösteren yaklaşık 35’ten fazla Türk tekstil şirketi, 1,5 milyar dolarlık yatırımla ülkenin tekstil ve konfeksiyon pazarının üçte birini yönetmektedir. Ayrıca 500 milyon dolarlık yeni yatırım öngörülmektedir.
Tekstil patronlarının ulusal ve uluslararası pazarda giriştikleri rekabette öne çıkmalarını sağlayan daha çok ve daha ucuz üretimin öznesi işçiler ve ücretleridir. Resmi verilere göre 2021 yılında tekstil sektöründe faaliyet gösteren 19 bin 256 şirkette 500 bin civarında işçi bu sektörü ayakta tutmaktadır. Tekstil ve konfeksiyon sektöründe çalışan işçiler ne kadar uzun süre çalışıp daha az kazanırsa, tekstil patronları da o kadar kazançlı çıkarak yeni yatırımlar için sermaye biriktirebilecektir…
EN ÇIPLAK GERÇEKLİK ÇALIŞIRKEN ÖLEN İŞÇİLER, ‘İŞ CİNAYETLERİ’…
İSİG Meclisi olarak temel kriterimizin ‘bütün iş kazalarının önlenebilir olduğu’ ve işçi ölümlerinin önlenebilir olması yüzünden yaşananları ‘iş kazası” değil ‘iş cinayeti’ olarak tanımladığımızı hatırlatarak, son on yılda meydana gelen iş cinayetleri bilgilerini paylaşıyoruz. Yüzde 77’sini ulusal basından; yüzde 23’ünü ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, sendikalar ve yerel basından öğrendiğimiz bilgilere dayanarak tespit ettiğimiz kadarıyla, 2013 yılında 37 işçi, 2014 yılında 35 işçi, 2015 yılında 12 işçi, 2016 yılında 44 işçi, 2017 yılında 27 işçi, 2018 yılında 28 işçi, 2019 yılında 35 işçi, 2020 yılında 54 işçi, 2021 yılında 33 işçi, 2022 yılında 32 işçi ve 2023 yılının ilk on bir ayında 27 işçi olmak üzere;
2013’TEN BUGÜNE “EN AZ” 364 TEKSTİL İŞÇİSİ “İŞ CİNAYETLERİ”NDE HAYATINI KAYBETTİ...
Tekstil işkolunda iş cinayetlerinin nedenlerine göre dağılımı şöyle: Trafik, Servis Kazası nedeniyle 86 işçi; Patlama, Yanma nedeniyle 55 işçi; Ezilme, Göçük nedeniyle 48 işçi; Yüksekten Düşme nedeniyle 38 işçi; Covid-19 nedeniyle 31 işçi; Zehirlenme, Boğulma nedeniyle 16 işçi; Silikozis nedeniyle 15 işçi; Kalp Krizi, Beyin Kanaması nedeniyle 15 işçi; Şiddet nedeniyle 14 işçi; Elektrik Çarpması nedeniyle 10 işçi; İntihar nedeniyle 9 işçi; Kesilme, Kopma nedeniyle 8 işçi; Nesne Çarpması, Düşmesi nedeniyle 7 işçi; diğer nedenlerden dolayı 12 işçi hayatını kaybetti.
Tekstil işkolunda iş cinayetlerinin cinsiyetlere göre dağılımı şöyle: 81 kadın ve 283 erkek işçi hayatını kaybetti.
Tekstil işkolunda iş cinayetlerinin yaş gruplarına göre dağılımı da şöyle oldu; 14 yaş ve altı 5 çocuk işçi, 15-17 yaş arası 11 çocuk/genç işçi, 18-29 yaş arası 76 işçi, 30-49 yaş arası 199 işçi, 50-64 yaş arası 53 işçi, 65 yaş ve üstü 3 işçi, yaşını bilmeyen 37 işçi hayatını kaybetti.
Tekstil işkolunda iş cinayetlerinde ölen göçmen işçilerin geldikleri ülkeler şöyle oldu; 36 Suriyeli, 3 Özbekistanlı, 3 Türkmenistanlı, 2 Afganistanlı, 2 Gürcistanlı, 1 Iraklı, 1 İranlı ve 1 Nijeryalı göçmen işçi hayatını kaybetti…
MERSİN 16. SIRADA
Tekstil işkolunda 47 şehirde iş cinayeti tespit edildi. Bu kapsamda; 69 ölüm ile İstanbul ilk sırada yer alırken Türkiye’nin önemli tekstil üretim merkezilerinden biri olan Mersin, 5 ölüm ile 16’ıncı sırada yer aldı.