Eğitim Sen Mersin Şubesi, üyesi akademisyen Yasemin Karaca için adalet çağrısı yaptı. Sendika binasında yapılana açıklamada, “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı Barış Bildirisini imzalayanlara yönelik yargılamalarda 4 yıldır beraat edemeyen tek kişi olan akademisyen Karaca’nın yaşadığı mağduriyete son verilmesi istendi.

ÖNCE ÜNİVERSİTEDEN ATILDI

Sendika Şube Başkanı Mahmut Sümbül, aynı bildiriyi imzalayan yüzlerce akademisyene dava açıldığını ancak Anayasa Mahkemesi kararı sonucunda 2018 ve 2019 yılları içinde herkesin bu davalardan beraat ettiğini anımsattı.

Yasemin Karaca’nın bildiriyi imzaladığı tarihte Mersin Üniversitesinde yardımcı doçent olarak çalıştığını söyleyen Sümbül, “İmza metninin kamuoyuna duyurulmasından çok kısa bir süre sonra sözleşmesi yenilenmedi ve üniversiteden atıldı.

PASAPORTU İPTAL EDİLDİ, YURDA GERİ DÖNEMEDİ

Bir süre sonra, henüz KHK’lanmamışken yurt dışına çıktı. 2017 Ocak ayında yurt dışına çıktığında imzacı olarak hakkında dava açılmamıştı. 2017 Nisan ayında 689 Nolu KHK ile kamu görevinden ikinci kez uzaklaştırıldığında yurt dışındaydı ve pasaportu iptal edildiği için Türkiye’ye dönemedi.

HERKES BERAAT ETTİ, O EDEMEDİ

Bildiriden dolayı hakkında 2018 Kasım ayında İstanbul 24. Ağır ceza mahkemesinde ceza davası açıldı. Ancak bu mahkeme yetkisizlik kararı vererek dosyayı Mersin 9. Ağır ceza mahkemesine gönderdi. Dava Mersin 9. Ağır cezada, 2019 Şubat ayında başladı. Buraya kadar her şey ‘normal’ görünüyordu. Sonuçta aynı metni imzalamış yüzlerce arkadaşıyla beraber yargılanıyordu. Fakat AYM kararından sonra dava farklılaştı. Arkadaşlarının tamamı yargılandıkları mahkemelerin AYM kararına uyması sonucunda beraat ederlerken Mersin 9. Ağır ceza mahkemesi Yasemin Karaca için bir türlü beraat kararı vermedi. Dava hala sürüyor ve 23 Mart 2023’te yine bir duruşma var” diye konuştu.

TÜRKİYE’YE GELEMEDİĞİ İÇİN İFADE VEREMİYOR

Mahkemenin, davayı sonuçlandırmama gerekçesini Karaca’nın ifade vermemesi olarak belirttiğini açıklayan Mahmut Sümbül, Yasemin Karaca’nın Türkiye’ye gelemediği için ifade veremediğini vurguladı. “Fakat üyemiz gibi daha onlarca arkadaşımız başka mahkemelerde ifade vermemiş olmalarına rağmen beraat ettiler” diyen Sümbül, “Avukatımızın bunu duruşmalarda defalarca dile getirmesine, emsal kararlar sunmasına rağmen sonuç değişmedi.

“MERSİN 9.AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NİN BU TAVRI NASIL YORUMLANABİLİR İZAH ETMEKTE ZORLANIYORUZ”

Sonuçta aynı bildiri nedeniyle yargılanan yüzlerce akademisyen içinde davası sonuçlanmayan ve beraat edemeyen bir tek kişi üyemiz Yasemin Karacadır. İdare mahkemeleri yoluyla işe iadelerin yaşandığı şu son süreçte üyemizin halen yargılanıyor olması takdir edersiniz ki kabul edilebilir bir durum değil. İşin daha da tuhaf tarafı bu uzun süreçte 9. Ağır Ceza Mahkemesinin heyeti de değişti ama yeni gelen heyet de eskisinin tutumunu sürdürdü. Yasemin Karaca gibi ‘Barış İmzacısı’ akademisyenlerin yargılandığı diğer bütün mahkemeler AYM kararına uyar ve ifade vermiş olma şartı da aramazken Mersin 9.Ağır Ceza Mahkemesi’nin bu tavrı nasıl yorumlanabilir izah etmekte zorlanıyoruz.

Bu basın toplantısının amacı süren bir yargılamayı etkilemek değildir, sadece uzun süren yargılama süreçleri ayrıca mağduriyetler doğurmaktadır. Geç gelen adalet adaletsizlikleri derinleştirmektedir. Umuyoruz ki bu dava da emsalleri gibi kısa sürede tamamlanır ve adalet yerini bulur” diye konuştu.