Hasan Küçük

EMEP Mersin İl Başkanlığı tarafından son günlerde üst üste gelen zamlara ve artan yoksulluğa tepki göstermek için Özgür Çocuk Parkı’nda basın açıklaması gerçekleştirildi. “Emek ucuz, ekmek pahalı, Bizden çaldıklarınızı geri alacağız” pankartının açıldığı basın açıklamasını EMEP Mersin İl Başkanı Yusuf Kaya okudu. İktidara geldiği günden beri iktisadi ve siyasi bütün tercihlerini sermaye sınıfından yana kullanan AKP’nin yoksuldan alıp zengine vermeye devam ettiğini belirten Kaya, “Son bir yılda motorine yüzde 286, benzine yüzde 260 zam geldi. Temel tükettim maddeleri ile gıda enflasyonu bağımsız araştırmacılara göre (ENAĞ) yüzde 160’ ın üzerine çıkmıştır, Halk tarafından inandırıcılığını kaybeden TUİK’ e göre yıllık enflasyon yüzde 73,50 olmuştur” dedi.

“PATRONLAR SERVETLERİNE SERVET KATIYOR”

Tek adam tek parti iktidarında büyüyen Türkiye’de patronların servetlerine servet katmaya devam ettiğini anlatan Kaya, “Kur Korumalı Mevduat (KKM), Gelir Endeksli Senet (GES) yoluyla sermaye sınıfına kaynak aktarılmaktadır. Teşvikler, vergi muafiyetleri sermaye için uygulanırken, İşçi ve Emekçiler ise zamlar ve vergi yükü altında eziliyor. Tek adam rejiminin Hazine ve Maliye bakanı Nebati   "Bu sistemden dar gelirliler hariç üretici firmalar, ihracatçılar kâr ediyorlar. Çarklar dönüyor" diyerek kurdukları bu düzenin zengini daha zengin, yoksulu daha da yoksul ettiğinin itirafıdır” diye konuştu.

“HERŞEYE ZAM”

Mazottan-benzine, iğneden- ipliğe, elektrikten- doğal gaz’a bütün temel tükettim mallarına her gün zam gelirken, ücretlerinin bu zamlar karşısında kar gibi erimeye devam ettiğini vurgulayan Kaya, “ 2022 yılının başında enflasyon yüzde 114 olduğu koşullarda asgari ücrete yapılan yüzde 50’lik zam tarihi zam olarak anlatıldı. Yapılan bu ücret artışı yağmur gibi yağan zamlar ile birlikte ilk 2 ayda eriyip gitti. Mayıs ayı itibarı ile açlık sınırı 6 bin TL, yoksulluk sınırı 19 bin lirayı geçti, Ülkemizde çalışanların yarısı neredeyse asgari ücret almaktadır. Yani açlık sınırının 6 bin liranın üstüne çıktığı koşullarda milyonlarca çalışan açlık sınırının altında ücret almaktadır. Keza kamuda ve özel işyerlerinde geçmiş dönemde imzalanan toplu iş sözleşmeleri % 160 bulan enflasyon ve yağmur gibi yağan zamlar ile birlikte özelliğini kaybetmiştir. Toplu sözleşmeler ile işçi ücretlerine yapılan zamlar pul olmuştur. İşçiler hakları olan ek zam talebini daha yüksek sesle dile getirmeli, işçi sendikaları da bu gün işçilerin haklarını savunmayacaklar ise ne zaman seslerini çıkaracaklar” şeklinde konuştu.

“BU DÜZEN DEĞİŞMELİ”

Kamu emekçileri ile emekliler için iktidarın 2022 yılının ilk altı ayı için reva gördükleri ücret artışının sadece yüzde 7 olduğunu belirten Kaya şunları söyledi: “Milyonlarca işçi ve emekçi aylık maaşları ile evlerinin kiralarını bile ödeyemez duruma gelmiştir. Bu düzen değişmelidir, milyonlarca işçi ve emekçiyi ezen, açlığa mahkûm eden, gençlere geleceksizlik dayatan yoksuldan alıp zengine kaynak aktaran bu düzen değişmelidir. Bu düzenin değişmesi için fabrikada, iş yerinde, mahallede, sokakta yani hayatın bütün alanlarında birleşip bir araya gelerek mücadele etmekten başka yolumuz yoktur. Değiştirmeye gücümüz var Tarihin akışını değiştiren temel güç Emekçi sınıfların işçi hareketinin, ezilen kesimlerin birleşik ortak mücadelesidir. Emek Partisi olarak işçi ve emekçilere çağrımızdır. İnsanca bir yaşam ve demokratik bir ülke için birlikte mücadele edelim. Birleşir ve mücadele edersek biz kazanacağız, halk kazanacak.

İŞTE TALEPLER

Kaya hükümetten taleplerini ise şöyle sıraladı: “Başta elektrik, doğalgaz internet olmak üzere temel ihtiyaçlara ve konut kiralarına yapılan zamlar durdurulmalı ve geri alınmalıdır. Asgari ücret dâhil bütün ücretler yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalıdır. Toplu İş Sözleşmeleri (TİS) uygulanan işyerlerindeki hak kayıplarını gidermek için TİS ler yenilenmelidir. Çalışma süreleri günde 7 saat, haftada 5 gün olarak düzenlenmelidir. Zorunlu fazla mesailer kaldırılmalıdır, haftada 2 gün yılda 30 gün izin hakkı tanınmalıdır. İşten atmalar yasaklanmalıdır. İşçi, emekçi ve yoksulların ucuz gıdaya ulaşımı için önlemler alınmalıdır.”