Haber Merkezi
20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Haftasında Müslüme ve Suriyeli kız çocuğu Ula Kerem’in ölümüne tepki gösteren Mersin Çocuk Hakları Derneği Başkanı Sabahat Aslan, “Çocukları korumamak toplumun sorunudur” dedi.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda 20 Kasım 1989'da kabul edilen Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin Türkiye 1990 yılında imzaladığını aktaran Aslan, bu sözleşmenin 1995 yılında Türkiye’de de yürürlüğe girdiğini aktardı. Bu sözleşmenin dünya çocukları arasında din, dil, ırk, renk, cinsiyet, sosyal ve ekonomik olarak her türlü ayrımcılığın önlenmesini, her çocuğun yaşama ve gelişmesini, çocuğun öncelikli yararı ve korunmasını ve sağlıklı sosyal ortamlara katılmasını çocuk hakkı olduğunu söyleyen Aslan, çocuk sağlığını ve eğitimini tehlikeye sokacak fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişmesini engelleyecek hiç bir işe zorlanmayacağını ifade ettiğini belirtti.
“MİLYONLARCA ÇOCUK YOKSULLUK YÜZÜNDEN İHMAL EDİLMEKTE VE İSTİSMARA UĞRAMAKTADIR”
Başkan Aslan, “Dünyada ve ülkemizde uygulanan neoliberal politikaların sonucunda artan işsizliğin, yoksulluğun, eğitimsizliğin, gelir dağılımındaki adaletsizliğin ve dengesizliğin, göçün, yasal düzenlemelerin yetersizliği, hızlı nüfus artışı ve sosyal devletin tasfiye edilmesi, çocuk haklarının ihlal edilmesine neden olmaktadır. Günümüzde ekonomik krizin, açlığın, eğitimsizliğin, şiddetin, savaşların her türlü ihmalin ve istismarın bedelini çok ağır bir şekilde çocuklar ödemektedirler. Tüm dünyada çocukların karşı karşıya kaldıkları hak ihlalleri ne yazık ki devam ediyor. Milyonlarca çocuk yoksulluk yüzünden ihmal edilmekte ve istismara uğramaktadır.
“ÇOCUKLARIN EĞİTİM HAKKI GASP EDİLMEKTEDİR”
Ülkemizde de çocuklar, dünyadaki tüm çocuklarla birlikte aynı sorunlarla, her türlü hak ihlalleriyle ve suiistimallerle karşı karşıya kalmaktadırlar. Maalesef son zamanlarda çocuk istismarları Ülkemizin gündemine oturmuştur. Çocuklarda erken yaş evliiliklerin sayısı artmış olup,bu durumdan kız çocukları olumsuz etkilenmiştir ve kız çocukları eğitim hakkından yeterince faydalanamamaktadır. Laik ve demokratik eğitim sisteminden yavaş yavaş vazgeçilme çalışmaları hızlandırılmıştır. Eğitim sisteminin bir karmaşa sistemine dönüşmesi yüzünden çocukların eğitim hakkı gasp edilmektedir.
MÜSLÜME VE ULA KEREM…
Gülnar ilçemizde hayvancılık yapan ailenin kızı Müslüme ve Tarsus’a bağlı Bağlarbaşı mahallesinde narenciye paketleme fabrikasında çalıştırılan 13 yaşındaki Suriyeli göçmen kız çocuğu Ula Kerem çalışırken iş kazası sonucunda hayatını kaybetmiştir.
Çocuk Hakları Sözleşmesi, çocuk sağlığını ve eğitimini tehlikeye sokacak fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişmesini engelleyecek hiç bir işe zorlanmayacağını ifade etmesine rağmen Ülkemizde milyonlarca çocuk ağır işlerde ve sokaklarda çalışmak zorunda bırakılmıştır.
Çoğu kentlerde hava ve gıda kirliliği yüzünden çocuklar sağlıksız ortamlarda yaşamak zorunda bırakılmıştır. Kentlerin sağlıksız planlanmaları nedeniyle çocukların sosyal yaşamdan izole edilmesine neden olmaktadır.
“ÇOCUK KORUMA KANUNUNU YETERİNCE UYGULANMAMAKTA”
Ülkemizde maalesef Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Çocuk Koruma Kanununu yeterince uygulanmamaktadır.
Ülkemizi yönetenler çocukları özel olarak korumak, güvenceye almak, eğitim olanaklarından yararlanmalarını, fırsat eşitliği sağlamak, temel eğitimleri ücretsiz olarak karşılamak, fiziksel, duygusal ve ruhsal sağlıklarını korumak, ekonomik amaçlı etkinliklerde her türlü sömürüye karşı korunmaları doğrultusunda gerekli her türlü önlemi almak zorundadır.
Çocuklarımızın, çocukluklarını yaşamadan, her türlü sosyal hak ve güvenceden yoksun bir şekilde yaşamalarını engellemek için dernek olarak etkin mücadelemiz devam etmektedir, bu anlamda güvenli, mutlu bir gelecek için çocukları korumak için herkesi göreve davet ediyoruz” diye konuştu.