Çok üzgünüm..
Türkiye, çok önemli bir değeri kaybetti..
Cumhuriyetin aydınlık yüzü,
Aydınlanma mücadelesinin yılmaz savaşçısı,
Atatürk’ün son öğrencisi,
110 yıla sığdırdıklarıyla dev bir çınara dönüşen,
Dünya bilim tarihine adını altın harflerle yazdıran,
Atatürk sevdalısı,
Ülkesine aşık Sümerolog, dilbilimci, arkeolog, çok değerli bilim insanı artık aramızda yok..
Muazzez İlmiye Çığ..
‘Son Sümer Kraliçesi’, 110 yaşında Mersin’de yaşama veda etti..
Son birkaç yıldır bu kadar uzun yaşadığına kendisinin de şaşırdığını ve artık gitme vaktinin geldiğini söylüyordu.
Ve gitti..
Türkiye’nin başı sağ olsun..
Çivi yazısıyla yazılmış 70 binin üzerinde tableti dünya mirasına kazandırdı..
Sümer, Akad ve Hitit tarihini, yazdığı kitaplarla hem Türkiye’ye hem dünyaya anlattı ve ezberleri bozdu..
Çocuklar için bu kadim tarihi öyküleştirdi..
Tiyatro oyunu bile yazdı..
Anlatmak, öğretmek, aydınlatmak, ışık saçmak için yılmadan, yorulmadan çalıştı, çabaladı..
Türkiye’nin aydınlanma mücadelesinde meşaleyi hep en önde taşıdı..
Kadın hakları, çocuk hakları, gençler onun için her daim en öncelikli konular oldu..
Laiklik ve çağdaşlık yolundan milim sapmadı..
Sapmadığı gibi özellikle gençleri, bu konularda sürekli uyardı..
Gidişata isyan etti ve ‘Uyanın artık’ diye haykırdı..
Bu koca yürekli bilim kadını, son günlerine kadar konuşmayı, anlatmayı, uyarmayı, yazmayı, ışık saçmayı hiç bırakmadı..
Bu koca çınarın aydınlanma mücadelesi, her daim yolumuzu aydınlatmaya devam edecek..
Ne mutlu bana ki; Muazzez İlmiye Çığ ile tanıştım..
Cumhuriyetin aydınlık yüzü bu bilim insanıyla birkaç kez sohbet etme şansına eriştim..
Tüm kazandırdıkların için teşekkürler dev çınar..
Yaktığın meşale hiç sönmeyecek..