Mersin Emek ve Demokrasi Platformu, Dersim ve Ovacık belediyelerine kayyum atanmasını protesto etti. Özgür Çocuk Parkında buluşan emek ve demokrasi güçleri, “Seçimle gelen seçimle gider. Kayyum politikalarını kabul etmiyoruz” mesajı verdi.
“KAYYIM, GÖZALTI, TUTUKLAMA VE GÖZALTILAR HALKIN DEMOKRATİK İRADESİNE YÖNELİK BİR GÖZDAĞIDIR, KABUL ETMİYORUZ ETMEYECEĞİZ”
Platform adına basın açıklamasın okuyan Eğitim Sen Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül, “Kayyım, gözaltı, tutuklama ve gözaltılar halkın demokratik iradesine yönelik bir gözdağıdır, kabul etmiyoruz etmeyeceğiz” dedi.
Son olarak Dersim ve Ovacık Belediyelerine haksız, hukuksuz kararlarla kayyım atandığını üzülerek öğrendiklerini söyleyen Sümbül, “Türkiye halkları daha önce defalarca sahnelenen bu oyununun yönetmenini, yapımcısını, aktörlerini çok iyi tanımaktadır. Plan çok önceden kurulmuş bugün hayata geçirilmiştir.
Daha yedi ay gibi bir süre önce yapılan yerel yönetim seçimlerinde Yüksek Seçim Kurulu tarafından adaylığı onanmış ve yüksek oylar alarak seçilmiş belediye başkanlarına haksız hukuksuz, mesnetsiz bir şekilde yapılan bu siyasi operasyonu kabul etmiyoruz ve güçlü bir şekilde kınıyoruz.
Hakkari, Esenyurt, Batman, Mardin, Halfeti, Dersim ve Ovacık’ta halkların iradesiyle seçilmiş Belediye Başkanları derhal görevine iade edilmesi sağlanmalıdır.
“TÜM TOPLUM İRADESİNİN GASP EDİLMESİNE ALIŞTIRILMAK, KAYYUM DARBELERİ OLAĞAN HALE GETİRİLMEK İSTENMEKTE”
Hedef açıktır. Tüm toplum iradesinin gasp edilmesine alıştırılmak, kayyum darbeleri olağan hale getirilmek istenmektedir.
Kayyım halk iradesine darbedir. Kayyum emeğe darbedir.
Kayyım; yerel yönetim emekçilerini işinden, ekmeğinden eden, toplu sözleşmelerini iptal eden, sürgünü, sendikal ayrımcılığı, angarya çalıştırmayı rutin hale getiren bir emek düşmanlığının adıdır.
Kayyım: Yolsuzluktur, boşaltılan kasalardır.
Kayyum: Şatafattır. Belediye binalarına eklenen jakuzili odalardır.
Kayyım: Yandaşlara belediyelerde kadro açmak, ihale dağıtmaktır. Dolayısıyla halkın omuzlarına katmerli borçlar yüklemektir.
Kayyım: İktidarın insan ve doğa karşıtı rantçı belediyecilik anlayışı karşısında olan herkese verilmiş bir gözdağıdır.
Kayyım: Kadının yok sayılması, kadın kurumlarının kapatılmasıdır.
Bir kez daha altını çiziyoruz. Demokrasinin varlığının temel koşulu halk iradesine saygı duymaktır, aksi her türlü karar veya müdahale halkın demokratik iradesinin gasp edilmesi anlamına gelmektedir. Seçilmiş milletvekillerinin Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen hala cezaevinde tutulduğu, belediye başkanlarının tutuklandığı yerlerine kayyum atandığı bir ülkede demokrasiden, adaletten, hukuktan bahsetmek mümkün değildir.
“SEÇİMLE GELEN SEÇİMLE GİDER. KAYYUM POLİTİKALARINI KABUL ETMİYORUZ”
Bizler Mersin Emek ve Demokrasi Platformu olarak, Seyit Rıza’nın dediği gibi “diz çöktüremeyeceksiniz, bu da size dert olsun. İrademize sahip çıkmaya devam edeceğiz, seçilmiş belediye başkanlarımıza sahip çıkacağız.
Belediyelerimize yapılan bu anti demokratik ve hukuk dışı operasyonu ve kayyım atanmasını tüm yerel yönetimlere ve demokratik kurumlara yapılmış bir saldırı olarak görüyor otoriter, tekçi, merkeziyetçi iktidarın karşısında halkın demokratik nefes alma kanalları olan belediyelerin halktan koparılmasına ve halk iradesinin bu şekilde gasp edilmesi girişimini asla kabul etmiyoruz. Yargı sopası kullanılarak yapılmak istenen demokrasiye yönelik bu karanlık müdahalelere karşı barışın ve özgürlüklerin daim olduğu aydınlık ve demokratik bir Türkiye için kararlılıkla mücadele edeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz. Seçimle gelen seçimle gider. Kayyum politikalarını kabul etmiyoruz” diye konuştu.