Edinilen bilgiye göre, açık lisede okuyan 17 yaşındaki Hilal Ece T., pazartesi günü eve geldikten sonra cep telefonundaki mesajlar nedeniyle annesi Emine T. ile tartıştı. Annesinin cep telefonunu alarak odasına gönderdiği çocuk, kimsenin haberi olmadan evden ayrıldı. Emine T. sabah uyandığında kızının evde olmadığını fark etti. Çevrede yaptığı aramalara rağmen kızını bulamayınca haber verdiği eşiyle polise kayıp başvurusunda bulundu.
Kızının bir an önce bulunmasını isteyen Emine T., olay öncesi kızıyla tartıştıklarını, daha sakin konuşmak amacıyla cep telefonunu alarak kızını odasına gönderdiğini söyledi. Kızının dikiş nakış kursuna da gittiğini ifade eden Emine T., "Telefonu aldıktan sonra benimle konuşmak istedi ama ben dinlemedim onu. Sakinleştikten sonra konuşmak için odasına gönderdim. Sabah kalktığımda evde göremeyince her tarafta aradım. Bulamayınca da eşime haber verdim. Sabah erken eşim işe giderken evdeymiş. Telefonu da bende olduğu için telefonun almadan gitmiş" dedi.
"ONUN KOKUSUNU ÖZLEDİM BEN"
Kızının hayatından endişelendiğini dile getiren Emine T., "Nerede olduğuna dair, yaşayıp yaşamadığına endişeleniyorum. Yaşasın, sadece bana geri dönsün. O benim kızımdır, evladımdır. Yaşadıkça başımın tacıdır, canımın içidir. Onun kokusunu özledim ben. Ev üstüme üstüme geliyor. Ben onsuz yapamam, o bunu biliyor. Evin tek kızıdır. Nasıl bana sesini duyurmuyor. Hiç mi 'annemin benim sesime ihtiyacı vardır' demiyor. Sadece telefon açsın nerede olduğunu, iyi olduğun söylesin, gelip gelmeyeceğini söylesin. Bunları bilelim. Muhakkak bana bir yerden ulaşsın istiyorum" diye konuştu.
Tartıştıkları için kızından özür dileyen anne Emine T., "Benim sesimi duysun, sesime gelsin" diyerek kızının eve dönmesi için çağrıda bulundu.