HEDİYE EROĞLU
Türkiye’nin narenciye deposu Mersin limon üretiminin yüzde 60’ına yakınını karşılarken market ve üretici fiyatları arasındaki devasa fark bir kez daha ortaya çıktı.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, şubat ayı üretici ile market arasındaki fiyat değişimlerini, bu değişimlerin nedenlerini, narenciye üreticilerinin sorunlarını, aylık ve yıllık girdi fiyatlarındaki değişimleri, mazot fiyatındaki artışlar ve yüksek vergi oranları ile aynı marka gübrelerin bayilerdeki fiyat değişimlerini yaptığı görüntülü basın açıklamasıyla değerlendirdi.
EN FAZLA FİYAT FARKI YÜZDE 634,4 İLE LİMONDA
Şubat ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 634,4 ile limonda görüldüğünü söyleyen Bayraktar, “Limondaki fiyat farkını yüzde 572,2 ile portakal, yüzde 340,1 ile kuru incir, yüzde 259,3 ile kabak takip etti. Limon 7,3 kat, portakal 6,7 kat, kuru incir 4,4 kat, kabak 3,6 kat fazlaya satıldı. Üreticide 2 lira 50 kuruş olan limon 18 lira 36 kuruşa, 3 lira 50 kuruş olan portakal 23 lira 53 kuruşa, 115 lira olan kuru incir 506 lira 20 kuruşa, 13 lira 33 kuruş olan kabak 47 lira 90 kuruşa markette satıldı.
TÜKETİCİ İÇİN 40 ÜRÜNÜN 29’UNDA FİYAT ARTTI
Şubat ayında markette 40 ürünün 29’unda fiyat artışı, 11’inde fiyat azalışı görüldü. Şubat ayında markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 61,1 ile kuru incir oldu. Kuru incirdeki fiyat artışını yüzde 42,2 ile kuru kayısı, yüzde 31,8 ile fındık içi, yüzde 29 ile kuzu eti, yüzde 20,7 ile kuru üzüm takip etti. Markette fiyatı en çok azalan ürün ise yüzde 32,5 ile beyaz lahana oldu. Beyaz lahanadaki fiyat düşüşünü yüzde 16,6 ile kuru soğan, yüzde 11,3 ile salatalık, yüzde 9,7 ile patates izledi.”
ÜRETİCİNİN YÜZÜ GÜLMÜYOR
Şubat ayında üreticide 32 ürününün 17’sinde fiyat artışı olurken, 8’inde fiyat düşüşü görüldü. 7 üründe ise fiyat değişimi olmadı. Üretici fiyatlarında kuru fasulye, nohut, kırmızı mercimek, yeşil mercimek, pirinç, kuru üzüm, kuru incirde fiyat değişimi yaşanmadı. Üreticide en fazla fiyat düşüşü yüzde 41,4 ile kabakta görüldü. Kabaktaki fiyat düşüşünü yüzde 34,7 ile limon, yüzde 18,4 ile yumurta, yüzde 18,1 ile havuç, yüzde 17,2 ile salatalık izledi. Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 67,3 ile kuru soğanda görüldü. Kuru soğandaki fiyat artışını yüzde 39,5 ile sivri biber, yüzde 29,7 ile kuzu eti, yüzde 21,9 ile yeşil soğan, yüzde 20,6 ile patlıcan takip etti” dedi.
GÜBRE UÇUYOR
Ziraat Odaları aracılığıyla girdi piyasalarından aldıkları fiyat verilerine göre gübre fiyatlarını da değerlendiren Başkan Bayraktar, Şubat’ta, Ocak ayına göre, üre gübresinin yüzde 7,6, amonyum sülfat gübresinin yüzde 3,1, 20.20.0 kompoze gübresinin yüzde 2, amonyum nitrat gübresinin yüzde 0,7 ve DAP gübresinin ise yüzde 0,3 oranında arttığına dikkat çekti.
“Geçen yılın Şubat ayına göre son bir yılda üre gübresi yüzde 40,6, DAP gübresi yüzde 28 buçuk, amonyum sülfat gübresi yüzde 28,4, amonyum nitrat gübresi yüzde 27,8, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 23,6 oranında arttı” diyen Şemsi Bayraktar, “Şubat ayında Ocak ayına göre süt yemi yüzde 2,4, besi yemi yüzde 2, son bir yılda süt yemi yüzde 42,8, besi yemi ise yüzde 42,6 oranında arttı. Elektrik fiyatları son bir yılda yüzde 2,11 oranında arttı. İlaç fiyatları aylık yüzde 3,9, yıllık yüzde 38 oranında arttı.
“GİRDİ FİYATLARI DÜŞMEDİKÇE TÜKETİCİ UYGUN FİYATLA GIDA TÜKETEMEZ”
Girdi fiyatları, gıdada tüketici fiyatlarının oluşmasında en önemli etkendir. Tarımda kullanılan girdilerin ise olmazsa olmazı mazottur. Toprağın hazırlanmasından ekimine, ekiminden hasadına kadar tüm tarımsal işlemlerde mazot kullanılıyor.
Şubat ayında girdilerde yıllık değişimde en fazla fiyat artışı mazotta görüldü. Mazot fiyatı son bir yılda yüzde 103,7 oranında arttı.
Çiftçilerimiz bu aylarda yazlık ekilişleri için toprak hazırlığına başlıyor, kışlık ekilişlerde gübreleme ve diğer kültürel işlemlere devam ediyor. Son 15 günde mazotta fiyat 2 kez değişti. 13 Şubat 2024 tarihinde mazotun litre fiyatına gelen 2 lira 56 kuruşluk zamla birlikte mazotun litresi 45 lira 6 kuruşa kadar yükseldi.
Şubat ayının sonuna doğru yapılan indirim neticesinde mazotun litresi 42 lira 77 kuruş oldu. Çiftçi önünü göremiyor, değişen fiyatlara uyum sağlayamıyor.
“TARIMDA KULLANILAN MAZOTTAN VERGİ ALINMAMALIDIR”
3 Ocak 2024 tarihinde mazottan alınan Özel Tüketim Vergisi’ne zam geldi ve 7 lira 5 kuruştan 8 lira 86 kuruşa yükseldi. Öte yandan mazotta yüzde 20 oranında Katma Değer Vergisi alınıyor. Sonuç itibarıyla 42 lira 77 kuruş olan mazotun yaklaşık yüzde 38’i vergilerden oluşuyor.
Mazot fiyatının bu denli arttığı bir ortamda tarımsal üretimin sekteye uğramaması için mazottan alınan vergiler kaldırılmalıdır. Bu sayede girdi maliyeti düşen üreticilerimiz düşük maliyetle üretime daha rahat devam edebilecektir.
“GÜBREDE 5 SATIŞ NOKTASINDA, 5 FARKLI FİYAT”
Tarımda kullanılan bir diğer önemli girdi ise gübredir. 2021 yılının ekim ayından itibaren yükselmeye başlayan gübre fiyatları, 2023 yılının ağustos ayında zirveyi gördü ve fiyatlar bu seviyelerde devam ediyor.
Son yıllarda artan gübre fiyatları üreticileri ucuz gübre arayışına sevk ediyor. Gübre fiyatları bayiden bayiye değişkenlik gösteriyor.
Üreticilerimiz son yıllarda artan üretim maliyetleriyle gerçekleştirilen üretimde beklediği geliri elde edemediğinde üretmekten kaçınıyor, zaman zaman kullandığı gübreyi de azaltıyor. Durum böyle iken birbirinden farklı yüksek fiyatlardan çiftçilerimizi korumak gerekiyor.
Gübre fiyatlarının üreticilerimizi zorladığı bu günlerde, aynı gübrenin farklı satış noktalarındaki fiyat farkının yüzde 27’lere kadar çıkması kabul edilebilir değildir. Yaşanan yüksek fiyat farkının önüne geçmek amacıyla gübrelerde tavan fiyat uygulanmalıdır.
Nakit ödemelerde üreticilerimiz gübresini daha uygun fiyata alabiliyor. Bu nedenle üst gübrelerin atıldığı ve yazlık ekilişlerin yaklaştığı şu günlerde üreticilerimizin mazot gübre desteği bir an önce ödenmelidir.
Diğer taraftan yüksek gübre fiyatları piyasada sahte gübrelerin çoğalmasına neden oldu. Çiftçilerimiz çuvalların üzerinde bilindik firmaların amblemleri basılmış halde satılan sahte gübrelerden uzak durmalıdır. Yine yüksek gübre fiyatlarıyla bağlantılı olarak klasik gübrelere alternatif olarak birtakım ucuz gübreler de piyasada çoğaldı. Çiftçilerimiz, etkilerini bilmedikleri gübreleri almadan önce Ziraat Odalarımız veya İl/İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerinden teknik bilgi almalıdır” diye konuştu.