Türkiye’de hayat pahalılığı her geçen gün ağırlaşırken yıllarca ülkenin zenginliklerini yaratan emekliler iktidar tarafından açlığa mahkum edildi.
Artan hayat pahalılığı nedeniyle yoksulluk karşısında ezilen emekliler zam taleplerini bu kez sazlı sözlü oturma eylemi ile dile getirdi.
Tüm Emeklilerin Sendikası Mersin Şubesi, Akdeniz ilçesinde bulunan Çamlıbel Balıkçı Barınağı içerisindeki saat kulesi önünde basın açıklaması ve oturma eylemi gerçekleştirdi.
“Geçinemiyoruz, emekliye zam yok, piyasaya zam yok” başlığıyla yapılan eylemde sazlı sözlü tepkiler ve talepler dile getirildi.
“HER YERDE İZİMİZ VAR”
Sendika Mersin Şube Başkanı Oktay Canpolat, “Biz emekliler ülkenin fabrikalarında kömüründe, tarlalarında, ormanlarında, her yerde izi olanlarız. Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadar bu ülkenin kalkınmasında kattığı emeği yarattığı demokratik değerler ile cumhuriyetin laik ve aydınlanmacı bugüne taşımış, bu ülkenin onurlu emeklileriyiz.
GÜNDEM; DERİNLEŞEN EKONOMİK KRİZ, GERİCİ KUŞATMA
22 yıldır iktidardaki AKP ülkenin tüm kurum kuruluşlarını uluslararası sermayenin ihtiyaçları, piyasa mantığına göre düzenlenmiştir. Toplumsal yaşam ve emeğin önüne koyduğu engellerle de emeğin sömürüsünü derinleştirmiştir. Bugün hepimizin tek gündemi var; derinleşen ekonomik kriz, hayat pahalılığı, yoksulluk ve yine AKP eliyle yaratılan gerici kuşatma laikliğe yönelik saldırılar…
BUGÜNKÜ MAAŞIMIZI PRİMLERİMİZLE PEŞİN PEŞİN ÖDEDİK
Son seçim sonrası biz emeklilere yaptığı sıfır zamla biz emeklileri sefalet ücretine mahkum etmeye çalışması yetmezmişçesine biz emekliler üzerinden toplum yoksullaştırılmaya çalışılmakta. Diğer yandan ‘emekliler bütçe üzerinde yük’ söylemi gerçeği yansıtmadığı gibi bilinmelidir ki, emeklilik uzun mücadeleler sonucu işçi sınıfının bedeller ödeyerek kazanılmış hakkıdır. Kimsenin bize sunduğu bir lütuf değildir. Ve ayrıca biz emekliler çalışma yaşamı boyunca bugünkü maaşımızı primlerimizle peşin peşin ödedik. Ne bütçeye ne de hazineye yüküz.
KRİZİN FATURASINI EMEKÇİNİN ÜZERİNE YIKTINIZ
Esas biz buradan soruyoruz; 1999 öncesi aylık bağlama oranları yüzde 70 iken bugün yüzde 30’lara kadar kim düşürdü? Eğer bu aylık bağlama oranları düşürülmeseydi bugün en düşük emekli maaşı 15 bin TL idi. Buda gösteriyor ki uyguladığınız sermayeden yana politikalarınızla ülke ekonomisini yerle bir etmiş ufacık payımızın dahi olmadığı yarattığınız ekonomik krizin faturasını yüzde 400 – 500’e varan zamlarınızı emeklilere emekçilere, emeği ile geçinenlerin üzerine yıktınız.
“OYALANMALARA, ERTELEMELERE KARŞI ARTIK YETER DİYORUZ”
Buradan da görüldüğü üzere esas bizim sırtımıza yüksünüz. Siz düşün bizim sırtımızdan. Bütün bunların yanında emekliler sıfır zamma karşı insanca yaşayacağı ücret talebi için seslerini yükseltmeleri karşısında iktidar tarafından Ekim zammı yapılacağı dillendirilmiş sonrasında ise ‘yok Ocak’ta yapacağız’, ‘yok Kasım, Aralık bütçe dengelerine bakacağız’ denilerek biz emekliler oyalanıyoruz. İşte bu oyalanmalara bu ertelemelere karşı artık yeter diyoruz. Bizleri oyalamayın. 1 Ekim’de maaşlarımıza yüzde 100 zam yaparak en düşük emekli maaşının 15 bin TL’ye çıkarılmasını talep ediyoruz” dedi.