Haber Merkezi
Mersin Milletvekili Tarım Komisyonu üyesi Rıdvan Turan, Gıda enflasyonunun TBMM'ce araştırılması için önerge verdi.
Turan önerge gerekçesinde Türkiye’de gıda fiyatlarının yüksek olmasının temel nedeninin, tarımda kapitalist endüstriyel üretim biçiminin çok uluslu şirketler ile siyasi erk arasındaki iş birliği ile ülkemize dayatılması olduğunu söyledi.
GIDADAKİ ARTIŞIN NEDENİ; STAND BY ANLAŞMASI
1994 yılında Dünya Ticaret Örgütü ile yapılan stand by anlaşmasının, bugün Türkiye’de gıda fiyatlarının artmasındaki önemli etkenlerden biri olduğunu savunan Turan, “Çünkü bu anlaşma sonrasında bu anlaşmaya uyumlu yasal düzenlemelerin uygulanmasıyla Türkiye tarımında ki, fiyat kontrolü deyim yerindeyse devlet ve çiftçilerin denetiminden çok uluslu şirketlerin denetimine girmiştir.
Türkiye, Dünya Ticaret Örgütü ile anlaşma yaptığı yıllarda tarımda kendi kendine yetebilen bir ülke konumundayken yıllar sonra yavaş yavaş kendine yetebilen ülke konumundan çıkarak en temel tarım ve gıda ürünlerini dahi ithalat yoluyla karşılanmaktadır. Türkiye, geleneksel tarımla yapılan üretimde girdiler, daha az ve ucuz olarak çoğunlukla Türkiye’den karşılanıyorken, günümüzde ise endüstriyel kapitalist tarımsal üretimde tohumdan, mazota tarım zehirlerinden, elektriğe kadar bütün girdilerin çoğunluğu ithalat yoluyla karşılanmaktadır” dedi.
“TARIMDA DIŞA BAĞIMLIYIZ”
“Tarımsal üretimde girdilerde dışa bağımlı olmak demek, Türkiye tarımında üretilen ürünlerin niteliğinden fiyatına kadar söz sahibi olma hakkından vazgeçmek demektir” diyen Rıdvan Turan, “Nitekim geçtiğimiz yılar içerisinde Türkiye, tarımsal üretimdeki söz sahipliğini, çok uluslu şirketlerin kar hırsına bırakmıştır.
Türkiye’deki gıda fiyatlarının yüksek olmasının nedeni, AKP’nin manipüle ettiği gibi stokçuluk değil bizatihi stokçuluğun yasaklanmasıdır. Dünya Ticaret Örgütü ile yapılan anlaşmaya göre Türkiye’nin ürettiği ürünlerin depolanması ve saklanması engellenmiştir. Böylece üretilen ürünlerin depolanması engellenerek gıda fiyatlarının düşmesi için TMO üzerinden gıda fiyatlarına müdahale edilmesi engellenmiştir.
Türkiye’de gıda fiyatlarının yükselmesi, uzun yıllara yayılan tarımsal üretimde dışa bağımlı olması önemli etken iken, son bir yıl içerinde TL’nin döviz kuru karşısında değer kaybetmesi, doğal olarak tarımda dışa bağımlı olmanın etkisiyle girdi fiyatlarının son bir %100’lerin üzerinde artmasına neden olmuştur.
“TÜRKİYE, DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ İLE ANLAŞMALARDAN VAZGEÇMELİ”
Türkiye’de gıda enflasyonu krizini çözmek için Türkiye’nin Dünya Ticaret Örgütü ile anlaşmalardan vazgeçerek endüstriyel üretim biçimi yerine geleneksel tarımsal üretim biçimine geçmelidir. Türkiye’de ekilmeyen arazilerin ekilmesi teşvik edilmeli, girdilerde dışarı bağımlı üretim biçimi terk edilmelidir. Türkiye tarımında üretici ve tüketicileri koruyan, çiftçi borçlarının kamu borcu olarak üstlenilmesini sağlayan kapsamlı politikaların uygulanmasıyla gıda enflasyonunu ile mücadele edilebilir. Enflasyon ile mücadele etmenin esas yolu adil bir üretim biçiminin tesis edilmesidir. Bunun dışında üreticileri, siyasi malzeme konusu yaparak hedef haline getirmek enflasyon ile mücadele etmek değil, bizatihi enflasyonu yükseltmektir.
Türkiye’de tüketicileri korumak için üretimi koruma altına almak gerekir. Türkiye’deki yurttaşların karşı karşıya olduğu gıda fiyatlarının yüksek olmasını düşürmek için tarımsal üretim maliyetlerini azaltmak gerekir. Üretim maliyetlerini azaltmak için yeni bir tarım felsefesine ihtiyacımız olduğu aşikardır. Türkiye’de gıda fiyatlarını düşürmek ve yurttaşlarımızın sağlıklı ve ucuz gıdaya erişimini sağlamak için meclis araştırma komisyonu oluşturulmalıdır” diye konuştu.