Haber Merkezi
Mersin’in merkez Toroslar ilçesi Okan Merzeci Mahallesi'nde 10 Ocak tarihinde eski nişanlısı Barış Can U. tarafından tabancayla defalarca ateş edilerek öldürülen Raziye Oskay'ın (24) davası başlıyor.
Cinayetle ilgili Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlanarak iddianame hazırlanıp, 5. Ağır Ceza Mahkemesine sunuldu. Mahkeme tarafından kabul edilen iddianamede, 'tasarlayarak adam öldürme' suçundan sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi.
“FEVRİ DEĞİL AKSİNE TASARLAYARAK ÖLDÜRDÜ”
İddianamede sanığın Raziye’yi uzun yıllardır sistematik bir şekilde baskı, tehdit, zor ve cebir altında tuttuğuna özellikle değinilerek, Raziye’nin gerek psikolojik olarak gerekse de hukuki olarak verdiği mücadeleye delilleri ile birlikte detaylı olarak yer verildi. İddianamede ayrıca sanığın Raziye’ye yönelik tehditleri, Raziye’nin sanık hakkında yaptığı şikayetleri, aldığı uzaklaştırma kararlarına detaylı bir şekilde yer aldı. Sanığın uzun yıllardır, hiç vazgeçmeden ve sebatla Raziye’yi sıkıştırıp tehdit ettiği, olay günü de Raziye’yi önceden tasarlayarak öldürdüğü hususunun da yer aldığı iddianamede, sanığın olay gününden birkaç gün önce Raziye’nin evinin civarında dolaştığı, olaydan önce civarda keşif yaptığı, olay sabahı Raziye’nin evinin civarına gelerek sabah işe giriş saatinde evden çıkmasını beklediği ve gelirken de hazırlıklı olarak silahla geldiğine değinilmiş ve bu nedenle de sanığın Raziye’yi ani ve herhangi bir fevri hareket sonucunda değil aksine tasarlayarak öldürdüğüne yer verildi.
“KADINA YÖNELİK HİÇBİR ŞİDDET, ‘SEVGİ’, ‘AŞK’ GİBİ SÖZCÜKLERLE YUMUŞATILAMAZ”
Raziye Oskay’ın avukatı avukat Işıl Akan Kıral, yaptığı açıklama ile kamuoyuna destek çağrısı yaptı.
Mersin’de 10 Ocak 2022’de tarihinde sabah saatlerinde işe giderken sokak ortasında silahla katledilen Raziye Oskay olayının tüm diğer kadın cinayetlerinde olduğu gibi ne münferit ne de tesadüfi bir olay olduğunu söyleyen Kıral, “Senelerdir süre gelen sistematik tehditler, her türlü taciz ve baskıların sonucudur. Raziye Oskay henüz çocuk yaşlarda tanıştığı ve o tarihten beri de sürekli baskı ve tehditlerine maruz kaldığı, onu ‘çok sevdiğini(!)’ söyleyen adam tarafından 10.01.2022 tarihinde sokak ortasında katledilmişti. Kadına yönelik hiçbir şiddetin, ‘sevgi’, ‘aşk’ gibi sözcüklerle yumuşatılamayacağını, hiçbir şekilde meşrulaştırılamayacağını bir kez daha üstüne basa basa vurguluyoruz.
Raziye Oskay, uzun yıllardır baskı, taciz ve tehditler altında her gün ölmekten korkan, her gün işe giderken önünü arkasını kontrol eden, yanına yaklaşan her yabancıya şüphe ve korku ile bakan, kısacık ömrünü hep öldürülme korkusu ile geçiren henüz 24 yaşında gencecik bir kadındır.
KATİL SABIKALI ÇIKTI
Sanık bundan 5 yıl önce 2017 yılında da Raziye’nin evine silahla saldırmış, kasten adam öldürmeye teşebbüs, silahla tehdit, konut dokunulmazlığını ihlal gibi suçlardan ağır ceza mahkemesinde yargılanmış ve 1,5 ay kadar tutuklu kalmıştı.
Dava sonrası da failin tehdit ve benzer eylemleri sürekli devam etmiş; davalar, şikayetler, uzaklaştırma kararları faili durdurmamış ve geçtiğimiz yıllarda Raziye, can korkusu ile son çare olarak izini kaybettirmeye karar vermiş, her türlü telefon vs gibi şahsi bilgilerini değiştirerek İstanbul iline yerleşmiş ve orada çalışmaya başlamıştır. Ancak fail bir süre sonra Raziye’yi orada da bulmuş ve iş yerine gidip gelmeye başlamıştır. Bu şahıstan kaçamayacağını anlayan Raziye en azından ailesi ile yaşamak üzere Mersin iline dönüş yapmıştır.
HER GÜN İŞLERİNE GELİP, TEHDİT MESAJLARI ATMIŞ!
Geçen yıl yani 2021 yılı içinde failin artan eylemleri nedeniyle tarafımızca yeniden şikayetçi olunmuş olup cinsel saldırı, şantaj ve tehdit suçlarından halen soruşturması devam eden bir savcılık dosyası daha vardır. Bu dosyada fail adli kontrol şartı ile serbest bırakılmış, serbest kaldıktan sonra uzaklaştırma kararlarını hep ihlal etmiş, her gün Raziye’nin iş yerine gelmiş, her gün tehdit mesajları atmaya devam etmiştir… Bu vahim durum ve delilleri sunmak sureti ile adli kontrol kararlarına itiraz edip Raziye’nin artık can güvenliği olmadığı yönünde dilekçeler vermişsek de ne yazık ki fail tutuklanmamıştır.
Geldiğimiz noktada ise fail hiçbir zaman durmak bilmemiş ve gencecik bir kadını, Raziye’yi sokak ortasında katletmiştir” dedi.
“İDDİANAME İSABETLİ OLDU”
Avukat Işıl Akan Kıral, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame kapsamında katil Barış Can U. için 'tasarlayarak adam öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istenmesinin doğru bir talep olduğunu aktardı.
İddianamede Raziye’yi uzun yıllardır sistematik bir şekilde baskı, tehdit, zor ve cebir altında tuttuğuna özellikle değinildiğini ve bunun önemli olduğunu işaret eden Kıral, “Raziye’nin gerek psikolojik olarak gerekse de hukuki olarak verdiği mücadeleye delilleri ile birlikte detaylı olarak yer verilmiştir. İddianamede sanığın Raziye’ye yönelik tehditleri, Raziye’nin sanık hakkında yaptığı şikayetler, aldığı uzaklaştırma kararlarına detaylı bir şekilde yer verilmiştir.
İddianamede sanığın uzun yıllardır, hiç vazgeçmeden ve sebatla Raziye’yi sıkıştırıp tehdit ettiği, olay günü de Raziye’yi önceden tasarlayarak öldürdüğü hususuna yer verilmiştir. Sanığın olay gününden birkaç gün önce Raziye’nin evinin civarında dolaştığına, olaydan önce civarda keşif yaptığına, olay sabahı Raziye’nin evinin civarına gelerek sabah işe giriş saatinde evden çıkmasını beklediğine ve gelirken de hazırlıklı olarak silahla geldiğine değinilmiş ve bu nedenle de sanığın Raziye’yi ani ve herhangi bir fevri hareket sonucunda değil aksine tasarlayarak öldürdüğüne yer verilmiştir. Zaten olayın açıkça görüldüğü kamera kayıtları internet sitelerinde dahi vardır. Bu görüntülere göre zaten sanığın Raziye ile herhangi bir iletişim ya da konuşma çabasına girmeden, Raziye’yi görür görmez yakın mesafeden ve doğrudan vücudunu hedef alarak defalarca ateş etmek sureti ile katlettiği görülmektedir. Bu şartlarda sanığın Raziye’yi önceden tasarlayarak öldürdüğünün hukuken de kabul edilerek dava açılması isabetli olmuştur.
İddianamede, Raziye’nin olaydan önce de sürekli olarak sanık tarafından ölümle tehdit edildiğine ve takip edildiğine ilişkin birçok tanık ve bizzat sanığın telefonundan tespit edilen yazışmalara yer verilmiştir.
İLK DURUŞMA 31 MAYIS 2022’DE
Davanın duruşma günü de belli olmuş olup ilk duruşma 31.05.2022 tarihinde yapılacaktır.
Her gün onlarca kadının şiddete uğrayıp öldürüldüğü bu ülkede; katillerin bu güne kadar birçok davada, “olay sırasında cinnet geçirdiği, kadını çok sevip takıntı yaptığı(!), olay sırasında gözünün dönmüş olduğu, namusuna laf edilmiş olduğu, ‘erkekliğine’ hakaret edilmiş olduğu” gibi cezadan kurtulmaya yönelik bahanelerle iyi hal indirimlerinden yararlandırıldığı yargılama süreçlerini kabul etmiyoruz. Bu davada da, Raziye’nin uzun yıllar boyunca uğradığı sistematik saldırıların sonucunda bu kadın düşmanı saldırıların bedelini canı ile en ağır şekilde ödediğini unutmadan sanığın en ufak bir tahrik ya da iyi hal indiriminden yararlanmaması için var gücümüzle çalışacağız. Gerek kadına yönelik bu ağır saldırıların toplumsal karşılık bulması gerekse de Raziye’nin katilinin indirimsiz bir şekilde en ağır cezayı alması için bizimle birlikte herkesi dava sürecini takibe ve desteğe davet ediyoruz.
Kadına yönelik şiddeti engelleyecek ve azaltacak her mücadele aracı ve her hukuki düzenleme biz kadınların can simididir. Bu nedenle İstanbul sözleşmesi tartışmaları ve 6284 sayılı yasanın uygulanma pratiği hayati önem arz etmektedir. Bu mücadelede, biz kadınları hukuki olarak geriye götüren hiçbir kararı kabul etmeyecek ve sonuna kadar mücadele edeceğiz. Toplumsal eşitsizliklerin ve kadına yönelik şiddetin sonlandırılması mücadelesi için tek başına yeterli olmasa da İstanbul Sözleşmesi taraf ülkeleri, bireyleri cinsiyet temelli şiddetten korumakla ve adli süreçleri hızlı işletmekle yükümlü tutmaktadır ve biz kadınlar için çok önemlidir.
Bugün ve bundan sonra da, kadına yönelik şiddetin engellenmesi, faillerin en yüksek cezaları alması, gerekli hukuki düzenlemelerin yapılması ve kadınların tüm hukuki kazanımlarına sahip çıkılması noktasında sonuna kadar mücadele edeceğiz” diye konuştu.