KAMU EMEKÇİSİ GELİR ADALETİ İSTİYOR | SONSÖZ MERSİN
     
 
 
 
 
 

KAMU EMEKÇİSİ GELİR ADALETİ İSTİYOR



 

Haber Merkezi

 

Tüm kamu emekçilerini doğrudan, ülkedeki diğer çalışanları ve emeklileri ise dolaylı olarak ilgilendiren 2022-2023 yıllarına ilişkin 2 Ağustos tarihinde başlayacak toplu sözleşme görüşmeleri öncesi Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Mersin Şubesi’nden, “Gücünü iktidardan alanlar, özgür toplu iş sözleşmesi imzalayamaz!” çağrısı geldi.

 

“KAMU EMEKÇİSİ AÇLIK VE YOKSULLUK ALTINDA EZİLİYOR”

Eğitim-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Nesime Aslan, açlık ve yoksulluk altında ezilen 3 milyon kamu emekçisi ve 2 milyon kamu emeklisinin Sözde Toplu Sözleşme görüşmelerini artan sorunlarla karşıladığını söyledi.

“Türkiye, ekonomik kriz döneminden geçiyor” diyen Aslan, “Enflasyon yükseliyor, paramız değer kaybediyor, vatandaşın satın alma gücü eriyor, ekmeği her geçen gün küçülüyor.  Ülkenin ekonomisi daralıyor. İşsizlik, tarihinin en yüksek noktasına doğru soluksuz tırmanıyor.


19 YILDA GELİR DAĞILIM ADALETSİZLİĞİ ARTTI

Türkiye’de son 19 yıla damgasını vuran ekonomik politikalar başta kamu emekçileri olmak üzere emekçilerin aleyhine olmuştur. AKP iktidarı döneminde, kamu çalışanları ve emekliler, enflasyon artışının da altında zamlara mahkum edilmekte, verimlilik ve milli gelir artışından pay alamamaktadır. Bu durum, ülkemizdeki gelir dağılımının daha da adaletsizleşmesine yol açmaktadır” dedi.

 

PANDEMİİLE YARTLAR DAHA DA AĞIRLAŞTI

Pandemiyle birlikte yaşam şartlarının daha da ağırlaştığını işaret eden Başkan Aslan, işsizlik ve pahalılık koşullarının mutfakları kavurduğu ülkemizde, doğal gaza, elektriğe, benzine, gıda maddelerine, ulaşıma vs. fahiş oranlarda zam yapılırken, Türk Lirası Dolar ve Euro karşısında erirken, yurttaşların alım gücü günden güne azalırken AKP hükümetinin görüşmelerde yine kendinden olmayan sendikaları ve kamu emekçilerini yok sayacağını söyledi.

 

“TİYATRO OYNAMAYIN”

Kamu çalışanlarının toplu sözleşme sürecinde geçmiş yıllarda olduğu gibi tiyatro oynanmasını istemiyoruz. Danışıklı dövüş ile yüzde 3,5 gibi zamlarla geçen toplu sözleşmede her alanda sorunlar adeta sumen altı edilmiştir.

Eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolu çalışanlarının sorunları da aynı şekilde her geçen gün artmakta ve çözümsüz bırakılmaktadır. İş kolumuzun ana çekirdeğini oluşturan yükseköğretimde çalışan akademik, idari, teknik ve yardımcı personelin yanı sıra Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı kurumlarda çalışan öğretmen, idari, teknik ve yardımcı personellerin sorunlarını geçmiş dönemlerde olduğu gibi yeniden ele alıyor ve taleplerimizi iletiyoruz. İşkolumuzdaki çalışanların sorunlarını biliyoruz ve en yüksek perdeden seslendirmeye de devam edeceğiz.

2011 yılında eşit işe eşit ücret kapsamında yapılan düzenlemelerle gelinen noktada, ek ödeme oranı en düşük olan kadro, öğretmenler olmuştur ve 2000TL civarında hak kaybı devam etmektedir.

 

EK GÖSTERGE BEKLİYOR

Yine ilk kez sendikamız tarafından gündeme getirilip siyasilerin gündemine giren hatta 2018 yılında seçim meydanında Cumhurbaşkanı tarafından ‘verdik’ denilen 3600 Ek gösterge halen çözülmeyen sorun olarak durmaktadır.

Öğretmen atamaları kadrolu olmalı, tüm kadrolara atama yapılmalı, sözleşmeli öğretmenler kadroya alınmalı ve ücretli öğretmenlik uygulaması kaldırılmalıdır.

Kamuda liyakat esaslı yönetici atamaları yapılmalı, sözlü sınav uygulamalarına son verilmeli, yer değiştirmelerde adaleti sağlayacak uygulamalar getirilmelidir.

Vergi dilimindeki adaletsizliğin kaldırılmasını ve kamu çalışanları için yüzde 15’te sabitlenmesini talep ediyoruz.

Eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolunda çalışan tüm personele bir maaş tutarında eğitime hazırlık ödeneği ödenmelidir.

 

EK DERS ÜCRETİ ARTTIRILMALI

Akademik personele ödenenler dahil ek ders ücretleri yüzde 50 arttırılmalı, ek derslerde yaşanan sorunlar, özellikle de pandemi döneminde yaşanan yani öğretmenden kaynaklı olmayan (öğrencinin derse gelmemesi, eğitime ara verilmesi… gibi ) durumlarda yaşanan hak kayıpları sorunu çözülmelidir.

Adaletli ek ders düzenlemesi yapılarak ek ders ücreti almayan öğretmenlerin en az 15 saat ek ders ücreti almaları sağlanmalı, diğer öğretmenlere de bu noktada artış sağlanmalı; nöbet, belleticilik, İYEP, mesleki açık lise, tercih danışmanlığı gibi görevlerin teşviğini sağlayacak artışlar yapılmalıdır. 

Öğretmenlerin maaş karşılığı ders saatleri tüm branşlar için 15 saatte eşitlenmelidir.

Doğum öncesi izin süresi pandemi döneminde olduğu gibi 16 haftaya doğum sonrası ise bir yıla çıkarılacak şekilde düzenlenmelidir.

Yiyecek ve giyecek yardımlarının kapsamları genişletilmelidir.

Yükseköğretim kurumlarının toplu sözleşme ve sosyal denge düzenlemesi yapılmalıdır.

 

“ADALETSİZLİĞE SON VERİN”

Adaletsizliğin her geçen gün arttığı başöğretmenlik, uzman öğretmenlik uygulamasına son verilmeli 8 yılını dolduran tüm öğretmenlere uzman öğretmenlik, 15 yılını dolduranlara ise başöğretmenlik tazminatı ödenmelidir. 

Yardımcı hizmetler personellerinin görev tanımları yapılmalı, mesai ücretleri arttırılmalı ve sınav, seçim gibi görevlerdeki haksızlıklar giderilmelidir.

Eğitim-İş olarak ana hatlarıyla açıkladığımız sorunların yanı sıra eğitim, öğretim ve bilim hizmet kolunda gerek ekonomik gerekse özlük haklarında yaşanan sorunlara çözüm olmayan toplu sözleşme; senaryosunu iktidarın yazdığı, yönetmenliğini iktidarın yaptığı, masadakilerin ise acemice sahnelediği tiyatrodan öteye gitmeyecektir.

Eğitim-İş, bu orta oyununda figüran olmak yerine, emekçilerin sendika özgürlüğü, grev ve toplu sözleşme hakkı, mali ve sosyal hakları için verdiği mücadelesini tüm baskılara rağmen sürdürecektir” diye konuştu.

   
   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

  SOZ SÖZ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  SON SÖZ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 


  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER


 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
sonsozmersin.com © Copyright 2019-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA