Haber Merkezi
Mersin’de 3 gündür ilçe kongrelerine katılarak çeşitli temaslarda bulunan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, son olarak gazetecilerle buluştu.
Parti binasında İL Başkanı Cenk Cenkcimenoğlu ile birlikte bir basın toplantısı düzenleyen Babacan, DEVA Partisi’nin Mersin’de çok hızlı bir şekilde teşkilatlandığını söyleyerek, 3 gün boyunca kentte yaptıkları temaslarda gördükleri ilgiden memnun olduklarını ifade etti.
Babacan, “Biz burada olmasak da Mersin il başkanımız, diğeri ilçelerimizdeki kongre süreçlerini götürecek ve en kısa zamanda teşkilatlanma sürecini tamamlayacak ve en kısa zamanda Mersin’in tüm ilçelerinde DEVA Partisi olarak çalışmalarımızı yoğunlaştırmış olacağız” dedi.
“GERÇEKÇİ, GÜÇLÜ BİR ALTERNATİFİZ”
DEVA Partisi’nin kuruluşunun ilk yılını geride bıraktığını anımsatan Ali Babacan, “Bir yıl gibi kısa bir sürede seçimlere girmeye hak kazanacak teşkilat büyüklüğüne ulaştık. Bunu şimdiye kadar hiçbir siyasi partiye nasip olmayan bir hızla gerçekleştirdik. Hem hızlı gittik hem de çok nitelikli bir teşkilat yapısını oluşturmuş olduk. Dün gelen ilk taslak bilgilere göre şuanda DEVA Partisi Türkiye’de seçimlere girmeye hak kazanmış 19 siyasi partiden biri oldu. Böylece vatandaşlarımızın karşısına artık gerçekçi, düzgün iş yapan, güzel bir kadrodan oluşan bir siyasi parti olarak çıkmış oluyoruz. Vatandaşlarımızın karşısına iyi, gerçekçi, güçlü bir alternatif olarak çıkıyoruz. Türkiye siyasetinde bu çok önemli. Yıllardır sınırlı sayıda seçenekler varken vatandaşlarımız bu eski düzenden, eski siyaset yapısından sıkıldıklarını ve bu yapı ile Türkiye’nin sorunlarına çözüm bulunamamasından şikayetçiydiler. Bunun için yepyeni bir siyasi parti olarak sıfırdan yeni kadrolarla kurulmuş bir siyasi parti olarak artık vatandaşlarımızın karşısındayız” dedi.
TARAFLI CUMHURBAŞKANLIĞI ELEŞTİRİSİ
Ülkenin sorunlarının gittikçe büyüdüğüne dikkat çeken Babacan, DEVA Partisi’ni kurmaya karar verme nedenlerinin birinin de bu olduğunu ifade ederek, “Mevcut iktidarın Türkiye’nin sorunlarını kesinlikle çözemeyeceğine kanaat getirdiğimiz için bu çalışmalara başladık. Ve üzülerek söylüyorum ki bu kanaatlerimiz tespitlerimizin doğrulu her ay doğrulanıyor. 2019’un başında karar verdik ülke zor durumdaydı, dedik ki yen bir siyasi hareket gerekli, 2020’nin Mart ayında kurulduk ve bir yılda ülkede şartlar daha da kötüleşti. 2021 yılının Mart ayındayız şartlar daha da kötüleşti. Düşünebiliyor musunuz bir ülkede 3,5 yılda taraflı cumhurbaşkanlığı sistemi içinde tüm yetkinin tek kalemde toplandığı bir sistemde şuanda üçüncü döviz krizin yaşıyoruz. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi başladı yani taraflı partili cumhurbaşkanı görevine başladı. Uzun bir süre bir akraba bakan ile çalıştı, sonra değişti ama değişmiyor çünkü zihniyet aynı. Ve bu süre içerisinde Türkiye 3. döviz krizini yaşıyor.
“TÜRKİYE; FAİZ ŞAMPİYONLUĞUNA DOĞRU GİDİYOR”
Şuan Türkiye’de hem kur, hem enflasyon, hem de faiz arttı. Avrupa’da en yüksek faiz şuan da Türkiye’de. Dünyada da 7’inci sıradayız. Faiz şampiyonluğuna doğru gidiyor Türkiye Cumhuriyeti. Ve tabiî ki bu işsizliğe sebep oluyor. İşsizlik ülkenin her yerinde çok büyük bir problem, Mersin’de de öyle. Mersin’de genç bir nüfus var ve çok göç alan bir şehrimiz. Mersin’de gençlerimiz iş bulmakta çok güçlük çekiyorlar. Hayat pahalı. Çiftçimizin maliyetleri çok çok yükselmiş durumda. Esnafımız artık kirasını, vergi borçlarını, kredi taksitlerini ödeyemeyecek duruma gelmiş. Dolayısıyla hangi toplum kesimine dokunsak bin ah işitiyoruz. Herkes dertli, ‘hayatımdan memnunum’ diyen tek bir vatandaşımız ile karşılaşmıyoruz.
“HERKES MUTSUZ, ÜMİTSİZ”
Tüm Türkiye şuanda çok ciddi bir ümitsizlik içerisinde. Türkiye’nin gençleri yarınlarını bu ülkede göremiyor, başka ülkelerde geleceklerini hayal ediyorlar. Bunlar bizi çok üzüyor çünkü Türkiye bunu hak etmiyor. Türkiye’deki tüm problemlerin tek bir sebebi var oda kötü yönetim. Türkiye’de topyekun bir iktidar değişikliği olduğunda inşallah problemlerinin hepsi çok çabuk çözülür.
Aynı bir korkulu rüyadan, kabustan uyanır gibi birden ülke farklı bir döneme girer. Bizim tüm hazırlıklarımız bunları gerçekleştirebilmek için. Zaten dürüst ve işinin ehli bir kadro işin başına geçtiğinde, düzgün bir programla, hukuku, adaleti, eşitliği önceleyen bir bakış içerisinde demokrasi ve insan haklarına değer veren, önemseyen, koruyan bir bakış açısıyla bu ülkenin çözülemeyecek hiçbir sorunu yok. Yeter ki o irade, azim, dürüst ve işin ehli kadrolara bu iş teslim edilsin” diye konuştu.